ziynet eşyası, ziynet eşyasının iadesi, boşanma davası, ziynet eşyaları, anlaşmalı boşanma davası, çekişmeli boşanma davası, istanbul anlaşmalı boşanma davası, istanbul çekişmeli boşanma davası

Yargıtay’ın Düğünde Takılan Ziynet Eşyalarına İlişkin Kararında Değişiklik Yapıldı

Düğünde Takılan Ziynet Eşyalarının Mülkiyeti Kime Ait ?

Eşlerin hem anlaşmalı boşanma davası hem de çekişmeli boşanma davası sürecinde anlaşmazlık yaşadığı konulardan biri de düğünde takılan ziynet eşyalarının kime ait olduğu konusudur. Hem anlaşmalı boşanma davasında hem de çekişmeli boşanma davasında ziynet eşyalarının kime ait olacağı hususu İstanbul boşanma avukatı tarafından dikkatlice belirlenmelidir.

İstanbul’da anlaşmalı boşanma davası protokollerinin hazırlanması ve İstanbul çekişmeli boşanma davası takibi konusunda çalışan bir boşanma avukatı olarak, müvekkillerimize boşanma davası süreçlerinde etkili ve çözüm odaklı hizmeti sunmaktayız. Anlaşmalı boşanmalarda ziynet eşyalarının paylaşımı konusunda tarafların haklarını koruyan protokoller hazırlarken, çekişmeli davalarda ise güçlü bir temsil ile en iyi sonuca ulaşmayı hedefliyoruz. Sorunsuz ve hızlı bir süreç için İstanbul boşanma avukatı ile iletişime geçebilirsiniz.

Yargıtay’ın Ziynet Eşyalarına İlişkin Eski Görüşü Ne Yöndeydi ?

Düğünlerde takılan ziynet eşyaları ve paraların kime ait olduğu meselesi, uzun yıllardır hem hukuki hem de toplumsal açıdan tartışmalara yol açan bir konu olmuştur.  Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 13.04.2021 tarihli kararı bu tartışmalarda önemli bir dönüm noktası niteliğindeydi. İlgili kararda Yargıtay Hukuk Genel Kurulu “Düğünde takılan takılar, kime takılırsa takılsın, kadına aittir” ilkesini ortaya koymuştu.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2024 yılında aldığı yeni ve güncel bir kararla ziynet eşyalarının tümüyle kadına ait olduğuna ilişkin önceki görüşünden ayrılarak konuya ilişkin bazı yeni ölçütler belirledi. Bu yazımızda Yargıtay’ın bahsi geçen iki kararını anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davaları bakımından inceleyerek ziynet eşyalarının boşanan eşlerden kime ait olduğunun belirlenmesine ilişkin yeni kriterleri ortaya koyacağız.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2017/1038 E., 2021/458K. sayılı ve 13.04.2021 tarihli kararında düğünde takılan ziynet eşyaları ve paraların, hangi eşe takılırsa takılsın, kadına ait olduğuna karar verilmişti. Bu karar, ziynet eşyalarının kadının kişisel malı olarak kabul edilmesi gerektiğini vurguluyordu. Bahsi geçen kararında Yargıtay konuya ilişkin gerekçesini alıntılanan biçimde ortaya koymuştur:

 “Yargıtay’ın yerleşik uygulamasına, yaygın örf ve adet ile ülke gerçeklerine göre kural olarak, düğün sırasında takılan ziynet eşyası ve paralar kim tarafından ve hangi eşe takılırsa takılsın aksine bir anlaşma ya da örf ve adet kuralı olmadığı takdirde kadına bağışlanmış sayılır ve artık kadının kişisel malı kabul edilir. Yani erkeğe takılan ziynetler ve paraların da aksi kanıtlanmadığı müddetçe kadına ait olduğu kabulü vardır. Söz konusu ziynet eşyasının (altın vs.) evlenme sebebiyle gerek ailelerce ve gerek yakınlarca kadına geleceğinin güvencesi olarak takıldığı kabul edildiğinden emaneten (geçici olarak) takıldığı konusunda kadının bir kabulü olmadığı sürece genel kural kabul edilecektir. Artık, ziynetlerin geri istenmemek üzere verildiği iddia ve ispat edilmedikçe, bunları alan iade etmekle yükümlüdür.”

Bu karar ile birlikte düğünde takılan ziynet eşyaları ve paraların tümünün kadın eşin kişisel malı olduğu kabul edilmişti ve boşanma davalarında ziynet eşyalarının kadına iade edilmesi gerekliliği bakımından emsal teşkil etmekteydi.

Yargıtay 2024 Yılına Ait Kararı İle Ziynet Eşyalarına İlişkin Görüşünü Değiştirdi

Ancak, Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, 2023/5704 E., 2024/2402 K. sayılı ve 04.04.2024 tarihli kararıyla ziynet eşyalarının kime ait olduğuna ilişkin görüşünde değişikliğe gitti.  Yukarıda da belirttiğimiz üzere boşanma davalarında ziynet eşyalarının paylaşımına ilişkin Yargıtay’ın önceki içtihatları, “aksine bir anlaşma ya da örf âdet kuralı olmadığı takdirde, düğünde kim tarafından hangi eşe ne verilirse verilsin, ne takılırsa takılsın (ziynet eşyası, altın, döviz, TL vs.) bunların hepsi kadına ait sayılır” yönündeydi. Ancak toplumuzun gelenek ve göreneklerinin zamanla değişikliğe uğraması, ekonomik ve hukuksal ilişkilerin dinamik yapısı ve özellikle; düğünlerde kadına özgü ziynet eşyalarının dışında, ortak bir yaşam kurma aşamasında olan eşlere maddî katkı sağlamak amacıyla ekonomik değeri olan başka şeylerin de takılması/verilmesi, dikkate alınarak, düğünde eşlere takılan/verilen ve ekonomik değeri olan eşyalarla ilgili davalarda, Yargıtay içtihatlarında değişikliğe gidilmiştir. Bu yeni kararla birlikte, düğünde takılan ziynet eşyalarının ve paraların kime ait olacağına ilişkin daha net ölçütler ortaya koyarak önceki genel kuraldan ayrılmıştır. Bahsi geçen kararında Yargıtay konuya ilişkin gerekçesini alıntılanan biçimde ortaya koymuştur:

“Taraflar arasında ziynet eşyalarının paylaşımı konusunda anlaşma mevcut ise paylaşım bu anlaşmaya göre gerçekleştirilir. Ziynet eşyalarının paylaşımı konusunda taraflar arasında anlaşma bulunmadığı takdirde yerel örf ve adetin varlığı iddia ve ispat edilirse bu kurala göre paylaşım gerçekleştirilir. Aksi takdirde erkeğe ve kadına takılan/verilen ve ekonomik değer taşıyan her şey kural olarak kendilerine aittir. Ne var ki takılar içinde karşı cinse özgü (kadına ya da erkeğe özgü) bir şey varsa o cinse verilmiş sayılır.  Takı sandığı/torbasına konulan ekonomik değer taşıyan şeyin aidiyeti konusunda; konulan şey kadına ya da erkeğe özgü bir şey ise o cinse verilmiş sayılır, o şeyin her iki cinse özgü olduğu belirlenmişse ortak kabul edilmelidir” yönündedir.“

Yargıtay’ın yeni görüşüne göre düğünde takılan ziynet eşyalarının paylaşımı konusunda ilk önce taraflar arasında bir anlaşma olup olmadığına bakılacak, taraflar arasında bir anlaşma yoksa bölgenin örf ve adetleri göz önünde bulundurulacaktır. Yerel bir uygulama yoksa erkeğe ve kadına takılan ziynet eşyaları veya verilen paralar kural olarak kendilerine ait sayılacaktır. Takılar içerisinde kadına özgü takılan bir ziynet eşyası varsa (kolye takımı, küpe takımı, bilezik, bileklik, pırlanta yüzük gibi) bu eşyalar kadına verilmiş sayılacaktır. Takı sandığı veya torbasına konulan ziynet eşyaları veya paralar ise her iki eşe de ait sayılacaktır.

Anlaşmalı Boşanma Davalarında ve Çekişmeli Boşanma Davalarında Ziynet Eşyaları Nasıl Paylaşılacak ?

Yargıtay’ın düğünde takılan ziynet eşyaları ve paraların mülkiyetine ilişkin önceki kararını değiştirerek yeni kriterler getirmesi, anlaşmalı boşanma ve çekişmeli boşanma davalarındaki anlaşmazlıkların çözümünde farklı bir yaklaşımı gerektirmektedir. Bu karar, yerel adetler, eşlerin aralarındaki anlaşmalar ve takıların hangi amaçla takıldığı gibi faktörlerin önemini daha da ön plana çıkarmıştır. Bu nedenle anlaşmalı boşanma protokollerinin hazırlanması, anlaşmalı boşanma dava açılması ve süreçlerinin takibinde, çiftlere ait olan ziynet eşyalarının paylaşımı konusundaki anlaşmazlıkların çözümünde İstanbul anlaşmalı boşanma ve İstanbul çekişmeli boşanma avukatından hukuki destek almak ve İstanbul anlaşmalı boşanma ve İstanbul çekişmeli boşanma dava sürecini doğru yönetmek büyük önem taşımaktadır.

İstanbul anlaşmalı boşanma ve İstanbul çekişmeli boşanma konusunda destek almak için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Leave a Comment